Deniz bu sabah erken uyanıp ailesine kahvaltı hazırladı.Sonra yürüyüşe gitmek için evden çıktı.Kendinden emin adımlarla herşeyi ardında bırakarak koştu.Yorulmadan,sıkılmadan koştu.Eve gelip duş aldı.Hazırlanması gerekiyordu.Topuklu ayakkabılar,muhteşem bir elbise ve saçları,hazırdı.Arkadaşlarıyla alışverişe çıktı.Doyasıya gezdiler,eğlendiler.Deniz kenarında oturup ayaklarını denize sokturlar.Bisiklete bindiler.Akşam spora gitmesi gerekiyordu.Arkadaşlarından ayrılıp eve uğradı.Spora gitme vakti gelmişti.1.5 saatlik sporun ardından eve doğru yol aldı.En uzun yolu seçti.Eve yürüyerek geldi ve hala yorulmamıştı.Ayakları bütün yükünü taşıyabilmişti.Deniz heyecanla oturup günlüğüne not almaya başlamıştı.Böyle güzel bir gün hiç bitmesin diye düşünürken.Hüzün ! Çünkü bunlar imkansızdı.Deniz doğuştan omurilik sorunu ile dünyaya gözlerini açmıştı.Ve bu sorunlar ayağınada yansımıştı.Hayatla savaşmaya 2.5 yaşında başlamıştı.İlk fakat son ameliyatı değildi.Doktor olmadığı için mecbur şehir dışına gitmeleri gerekiyordu.Gergin omurilik ameliyatını olmuştu bu bir kurtuluşmuydu?Maalesef.Deniz bu ameliyatla kurtulamamıştı hastalıktan.Aksine bu ameliyatta doktor hatasıda eklemişti.Hıçkırık ve gözyaşlarıyla acısını dile getirmeye çalıştığında henüz 3 yaşındaydı.
Kasık fıtığı demişti doktorlar ve hemen ameliyat olması gerekiyordu.Ameliyata alınmıştı alınmasına ancak sol tarafta olan ameliyat yerini karıştırıp sağ tarafı yapmışlar.Ameliyattan sonra fark edilen bu durum telafi edilmeye çalışmış ve sol taraf için tekrar ameliyata alınmıştı.İlkokul güzel bir şekilde geçerken ortaokulun başında başlamıştı herşey.Hastalığı hayatının baş köşesinde oturmuştu.Hiç çıkmayacaktı hayatından.Eşlik ediyordu.Kötü birşeydi bu.6.sınıftaydı ve ayağında şekil bozukluğu başlamıştı.Bunun arkasından dayanılması imkansız ağrılar vardı.Evet Deniz’in ayağı çok ağrıyordu.Her geçen gün ağrılar azalmak yerine fazlalaşıyordu. Ama Deniz tüm olanlara rağmen hayata tutunmaya çalışıyordu.Derslerinde başarılıydı.Yazmayı çok seviyordu.Duygularını ifade etmenin yolu buydu belkide.Katıldığı kompozisyon yarışmasında 1.olmuştu.Deniz hayata tutunmaya çalıştıkça hastalık kendini göstermekte ısrarlıydı.Ayağında yara açılmıştı.Ayak tabanında olduğu için yürümesi daha da kısıtlanmıştı.Mecburen doktorların dediği Ozon tedavisine başlaması gerekiyordu.Ozon tedavisine başladı yaklaşık 2 ay kadar gitti ve yara kapandı.Yara kapandı ama tekrar açılabilirdi.8. sınıftaydı ve okul temsilcisiydi.Hiç bir şeyi umursamadan okul hayatında yükseklerde olmayı hedefliyordu.Ansızın o yara tekrar açıldı.Hemde 5 yıl kapanmamak üzere.Deniz’in ameliyat olması gerekiyordu.Yine ameliyat.Ameliyatı oldu.Ameliyata umutlarla giren Deniz umutsuz çıktı.Yara kapanmamıştı.Aksine daha kötü olmuştu.Her ameliyat olumsuz sonuçlanmaktaydı.Her sabah uyandığında yere basmaktan korkuyordu.Adımlarını atarken tereddütteydi.Yara sürekli kanıyordu.Deniz pansuman yapmak zorundaydı.Her gün,hatta bazen gün içerisinde defalarca.Ayakkabı giyemiyordu.Mecburen yıllarca terlik kullanmak zorunda kaldı.Ayağında his kaybı olduğu için yaranın kapanması çok imkansızdı.Deniz umudunu yitirmemeye çalışıyordu.Soğuk algınlığı için gittiği hastanede tesadüfen bir doktorla karşılaşmıştı.O doktor Deniz’in dermanıydı.Doktor ameliyat ile kapanmayan yaranın tedavisini üstlenmişti.Deniz lise 2.sınıftaydı.Ayağı alçıda öyle 3 ay boyunca kış ayında okula gidip gelmek zorunda kalmıştı.Anlamsız bakışlara rağmen,acıyan bakışlara rağmen aldırış etmeden gitti.Ancak bu durumu gizliyordu.Deniz hem okul hem tedavisini bir arada yürütüyordu.Okul çıkışında hastaneye gitmesi gerekiyordu.Yoruluyordu.Deniz bu kez okulda katıldığı şiir yarışmasında 1.olmuştu.Deniz vakit buldukça yazardı.Ağrıları yıllar geçmesine rağmen geçmiyordu.Yara kapanmıştı.Evet yara doktor sayesinde kapanmıştı.Ama Deniz ayağına çok dikkatli bakmalıydı.Deniz’in yaşamı boyunca ayağında tekrar yara açılma ihtimali olucaktı.Deniz arkadaşları gibi gezemiyor,istediği kadar yürüyemiyor ve istediği ayakkabıları giyemiyordu.İçinde bir burukluk vardı.Özenerek baktığı ayakkabılarda sadece bakmakla yenitebiliyordu.Bunlardan ziyade tek istediği ağrılarının giderilmesiydi.Ağrıları daha çok canını sıkıyordu.Hayatını olumsuz yönde etkiliyordu.Herşeyi ayağına göre düzenliyordu.Çünkü üzerinde biraz gidip geldiğinde ağrımaya başlıyordu,uyuyamıyordu.Sabahlara kadar oturup ağlıyordu.Deniz gecelerden nefret ederdi.Fakat yıldızları çok severdi.Onlara bakar kalemini alıp birşeyler karalardı.Ağrı kesicisiz 1 gün bile dayanamıyordu.Bazen bi anda 3 tane içerdi.Acı çekiyordu.Çocukluğunu yaşayamamıştı.
Şimdi gençliği gidiyordu.Okul,hastane ve ev.Bu yaşta bu kadar derdi omuzlayamıyordu.Çon gençti.Yaşananlara dayanmalıydı.Kaderiydi.Zamanla ağrı kesici haplar fayda etmemeye başlamıştı.Haftada 2 3 kez acile gitmeye başlamıştı.İğnelerle ayakta durmaya çabalıyordu.Zor günlerle birlikte lise mezunu olmuştu.Üniversite sınavlarına hazırlanamamıştı.Ama bilgilerine güvenip sınava girdi.Aynı zamanda şehir dışında ameliyat için gün almıştı.Sınavdan sonra bir okulda sekreterliğe başlamıştı.Kısa süreliğineydi.Çünkü;ameliyatı vardı ve üniversite sınav sonucunu bekliyordu.Vakit geçsin diye sekreterlik işine başlamıştı.Çok yorulmuyordu.Ama bu basit iş bişe bazen ona çok zor geliyordu.Koşturmacaya kapılan Deniz için beklenen ameliyat tarihi gelmişti.Deniz şehir dışında ameliyat olacaktı.Doktorlar 2 ameliyatı aynı anda yapacaklardı.Deniz korkuyordu.1 değil 2 ameliyat bir anda olacaktı.Bu ameliyatlardan da kurtulmuştu.6 gün hastane macerasından sonra taburcu olmuştu.Üniversite için ek tercihleri yapacaktı.Yaptı ve oldu yerleşti.Artık Açıköğretim 4 yıllık Sosyoloji öğrencisiydi.Evet Açıköğretim öğrencisiydi çünkü;sağlık sorunlarından dolayı üniversiteye normal öğrenciler gibi gidemezdi.Kaydını annesi yaptırmıştı.Deniz 3 ay ayağına basmamalıydı.Hem alçıda vardı.Deniz psikolojik olarak çökmüştü.Sınavlara hazırlanmaya başladı.Etrafındakiler farklı şehirlerde üniversite okumak için gitmişlerdi.Gidemeyenler kurslara,dershanelere gidiyorlardı.Bu onun içini acıtıyordu.Yaşıtları gibi doyasıya gezememek,yürüyememek.İlk sınavlara alçı ve değnek eşliğinde gitmek zorundaydı.Sınavlara girip çıtı.Kontrol için şehir dışına gitmesi gerekiyordu.Alçı çıkmamıştı.Kontrol esnasında Deniz ağrılarından şikayetçiydi.Doktor yeni bir tetkik istedi.Deniz bu kez istenileni yapıp geldi.Sonuç üzücüydü.Avn diğer adıyla kemikte çürüme.Doktorlar oksijen tedavisi önerdiler.Alçıdan kurtulmuştu.Fakat değneksiz yürümemesi gerekiyordu.Deniz döndüğünde sınavlara girecekti.Bu kezde değnekle sınavlara gitti.Arkadaşlarının yardımıyla.Doktorlar tedavi sırasında üzerine basmaması elinden geldiği kadar değnek kullanmasını belirtmişlerdi.Deniz söyleneni yapıyordu.Ama ağrıları aynıydı.Sınavları atlattı.Ancak asıl atlatılması gereken bir hayat sınavı vardı.Oksijen tedavisine başladı.Tam 1 ay boyunca tedaviye değnekle yalnız gidip geldi.Değnek eşlik ediyordu.Tedaviye giden tek genç hasta Deniz’di.Gelenlerin hepsi çok yaşlıy ve genelde bir ayağı,parmakları kesinlen insanlardı.Deniz bu durumdan kötü etkileniyordu.Hayat Deniz için her geçen gün daha da zorlaşıyordu.Deniz hayatın basamaklarından çıkamıyordu.Resmen sürünüyordu.Basamaklara tırmanmak istedikçe hastalığı onu geriye itikliyordu ve çıkmaza düşüyordu.Olumlu düşünemiyordu.Her doktor olumsuz konuşuyordu.Deniz 2.5 ay kadar değnek kullandı.Bu tedavide işe yaramamıştı.Deniz farklı doktorlara görünüyordu.Ama her doktor olumsuz cümleler kurmaktaydı.Denizin bu durumunu hiç bir doktor üstlenmiyordu.Ayağına protez takılması gerekiyordu.Yaşı genç olduğu için ertelemek istiyorlardı.Ama Deniz okadar çok yorulmuştuki artık beklemek istemiyordu.Bir an önce ağrıları dinsin kurtulsun istiyordu.Aniden araya omurilik ameliyatı girdi.Küçükken yapılan yanlış ameliyattan ötürü gergin omurilik ameliyatı tekrarlanmıştı.Aradan bir kaç ay sonra böbreklerinde sorun olmaması için ameliyat oldu.Eğer bu ameliyat olumlu geçerse 6 ayda 1 tekrarlanacaktı.Bu da olmadı.Hepsi gibi bu da olmamıştı.Buna benzer 1 ameliyat daha gerçekleşti.Bu süreçte ayağı için Kanlandırma ameliyatı olmalıydı.Doktorlar %1 olumlu sonuç alırız,denemekten başka şansın yok demişlerdi.Ameliyattan sonrada 6 ay kadar üstüne basmaması gerekiyordu.Bu ameliyat çözüm değildi.Sadece denenmesi gerekiyordu.Deneme.Deniz sonucun olumsuz geçeceğini biliyordu.Bu ameliyatı olmadı.Böbrekler için olduğu 2.ameliyatın sonucuda aynıydı.Böyle devam ederse böbreklerini kaybedebilirdi.Deniz günde 6 kez bir işlem yapmak zorundaydı.Bunuda istemiyordu.Deniz pes etmek istedi.Ameliyatlar,tedaviler ard arda geliyordu.Sınıftada kalmıştı.Mecburen kaydını dondurmuştu.Her ameliyat ve tedavi olumsuz sonuçlanıyordu.Deniz bu duruma çok üzülüyordu.Yeni doktorlar arıyordu.Yeni umutlar peşindeydi.Her doktor onun için bir umuttu.Derdini anlatıyor ve olumlu sonuç bekliyordu.Ama olmuyordu.Ağrıları bütün bedenini sarıp sarmalıyordu.Ne sabrı ne de dayanma gücü kalmamıştı.Olanlara artık tahammül edemiyordu.Bir süreliğine yalnız kalmak istedi.Hastaneden,olumsuz konuşan doktorlardan ve ilaçlardan.Bir an önce protez takılsın istiyordu.Bekleyecek gücü kalmamıştı.Doktorlar hala genç olduğu için proteze yanaşmıyorlardı.Ancak Deniz bu zamana kadar ne olumsuzluklarla karşılaşmıştı.Protez bunların yanında basit kalırdı.Yeterki ağrıları dinsin.Protezede razıydı.Oradan oraya sürüklenen Deniz olacaklardan habersizdi.Hastalık bütün hayatını olumsuz etkiliyordu.Bir türlü kurtulamıyordu.Doktorlar Avn teşhisi ile ödemin karıştırıldığını söylüyordu.Ağrılarının kesin sebebi yanlış teşhisle sonuçlanmış olamazdı.Doktorlar net bir teşhis koyamıyordu.Ödem ile Avn arasında gidip geliyorlardı.En son gittiği doktor ise hayatı boyunca bu ağrıyla yaşayacağını,ayağına çok basmaması gerektiğini söyledi.Deniz hep bir beklenti içindeydi.Ağrıların geçicek cümlesini duymak istiyordu.Tek bir kelime istiyordu.O kelime herşeyi değiştirebilirdi.Tıp hızla ilerliyor kelimesi Deniz için hiç bir anlam ifade etmiyordu.Sağlığı için verdiği savaşlar boşunaymış.Ağrılardan kurtulması gerekiyordu.Ömrünün sonuna kadar ağrılarla yaşayamazdı.Genç yaşta bu kadar kısıtlanmak onun için kötü bir durumdu.Ayağına istediği kadar basamamak,kısa süreli üstünde durmak zordu.Tam bu yaşta doyasıya yürümesi,koşması gerekirken o bunlardan mahrum kalıyordu.Genç yaşta kısıtlanmak,yaşamdan uzaklaştırılmak ve olanlarla başa çıkmak kolay değildi.Ameliyatlar sonuç versin isterdi.Umutları hiç tükenmeseydi.
Deniz ağrılarla yaşamaya mahkumdu.Aradan zaman geçti Deniz’e protez takıldı.Böbreklerden biri de iflas etmişti.Bunun için makineden destek alıyordu.Evden çok nadir çıkabiliyordu.Ağrıları azda olsa hafiflemşti.Üniversite hayatı olmamıştı.Dilediğince gezememişti.Hayalindeki ayakkabıları giyememişti.Acıyan gözler hapsindeydi.Deniz ailesiyle birlikte yaşıyordu.İçine kapanık biri olmuştu.Hayattan tek beklentisi sağlığıydı.Ama kaderinde bunlar vardı.Deniz yaşama tutunmak için bir sebep arıyordu.Bulamıyordu.Hayat aslında bakıldığı zaman çok güzel ve mutluluk dolu bir kelime ancak böyle değil.Bu kelime Deniz için bir anlam ifade etmiyordu.Acıdan başka.1 gece Deniz’in ayağı yine çok ağrıyordu.Dayanamadı ağlamaya başladı.Balkona çıktı gökyüzüne baktı.Artık bir sona yaklaşmıştı.
Elinden hiç bir şey gelmiyordu.Kaderini sonlandırmak üzereydi.5.kattaki balkondan kendini boşluğa bıraktı.Deniz oracıkta can vermişti.Evet hayat çizgimizi biz çizemiyoruz.Sadece çizilen yolda yaşama savaşı veriyoruz.Bu savaşta kazananda kaybedende biz oluyoruz.Deniz her geçen gün olumsuzlukları göğüslemeye çalışmıştı.Umutlarla,hayallerle ayakta durmak istedi.Deniz hayattan çok şey istememişti.Etrafındakiler gibi olmak isterdi.Doyasıya gezmek,eğlenmek ve koşmak.
Yorulana kadar koşmak.Beğendiği ayakkabıları giymek isterdi.O ayakkabılardan bir çifti tabutun üstündeydi.Tek umudu rüyasındakilerin gerçekleşmesiydi.Gerçekleşemedi.Deniz’in sonu hüzündü.İstedikleri bekledikleri sadece rüyasında saklı kalmıştı.Deniz engellerle başa çıkamadı ve yaşamına son verdi.Engellerle savaşamadı ve Deniz’in hayat savaşı böylelikle son buldu.